# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَامْتَازُوا الْيَوْمَ اَيُّهَا الْمُجْرِمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemtâzû-lyevme eyyuhâ-lmucrimûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sonra kâfirlere şöyle seslenilir: “Ey inkârcı suçlular! Bugün mü’minlerden ayrılıp şöyle bir kenara çekilin bakalım!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Ayrılın bir tarafa bugün, ey günahkârlar!» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 59,60,61. Allah şöyle buyurur: Ey suçlular! Bugün müminlerden ayrılın. Ey insanoğulları! Ben size, şeytana tapmayın, o sizin için apaçık bir düşmandır, Bana kulluk edin, bu doğru yoldur, diye bildirmedim mi? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Allah, şöyle der:) “Ey suçlular! Ayrılın bu gün!” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey günahkârlar! Bugün siz bir tarafa ayrılın. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve haydin ayrılın bu gün ey mücrimler! |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ey günahkârlar, bugün siz (bir tarafa) ayrılın»! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve (o gün müşriklere de denilir ki): “Ey günahkârlar! Bugün (mü'minlerden)ayrılın!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Müminler bir araya toplanıb cennete götürülürken, Allah mücrimlere şöyle buyurur:” - Ey Günahkârlar! Bugün müminlerden ayrılın; |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve ey günahkârlar! Bugün siz ayrılıp yalnız kalınız. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ayrılın bugün, ey mücrimler! |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "And O ye in sin! Get ye apart this Day! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yâsin Sûresi 59. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...