# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاٰيَةٌ لَهُمُ الَّيْلُۚ نَسْلَخُ مِنْهُ النَّهَارَ فَاِذَا هُمْ مُظْلِمُونَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Veâyetun lehumu-lleylu nesleḣu minhu-nnehâra fe-iżâ hum muzlimûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Gecenin gelişi de onlar için Allah’ın birliğini gösteren bir delildir. Gündüzü ondan soyup çıkarırız da birden karanlığa gömülüverirler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Gece de onlar için bir ibret alâmetidir. Biz ondan gündüzü sıyırıp çekeriz de onlar karanlıklara gömülürler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlara bir delil de gecedir; gündüzü ondan sıyırırız da karanlıkta kalıverirler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Gece de onlar için bir delildir. Gündüzü ondan çıkarırız, bir de bakarsın karanlık içinde kalmışlardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Gece de onlara bir delildir. Biz ondan gündüzü soyar çıkarırız, bir de bakarlar ki karanlığa dalmışlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bir âyet de onlara gece, ondan gündüzü soyarız bir de bakarlar ki karanlığa dalmışlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Gece de onlar için bir âyetdir. Biz ondan gündüzü sıyırıb çıkarırız. Bir de bakarlar ki karanlığa girmişlerdir onlar. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Onlar için (kudretimize) bir delil de gecedir. Ondan gündüzü soyup alırız; bir de bakarsın ki, onlar karanlıkta kalıvermiş kimseler olurlar. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gece de (kudretimize delâlet eden) bir alâmettir onlara: Ondan gündüzü soyar çıkarırız. Bir de bakarlar ki, karanlığa dalmışlardır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlar için gece de bir ibrettir. Ondan gündüzü yüzüp ayırırız. Hemen onlar, karanlıklara girmişler olurlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Gece de onlar için bir âyettir. Gündüzü ondan soyduğumuzda, karanlıkta kalıverirler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And a Sign for them is the Night: We withdraw therefrom the Day, and behold they are plunged in darkness; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yâsin Sûresi 37. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...