# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلَمْ يَرَوْا كَمْ اَهْلَكْنَا قَبْلَهُمْ مِنَ الْقُرُونِ اَنَّهُمْ اِلَيْهِمْ لَا يَرْجِعُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Elem yerav kem ehleknâ kablehum mine-lkurûni ennehum ileyhim lâ yerci’ûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlardan önce nice nesilleri inkârları yüzünden helâk ettiğimizi görmezler mi? Gidenlerin de hiçbiri geri dönmüyor? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Müşrikler görmüyorlar mı ki, onlardan önce nice kavimler helâk ettik. Onlar tekrar dönüp de bunlara gelmezler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Kendilerinden önce nice nesilleri yok ettiğimizi, onların bir daha kendilerine dönmediklerini görmezler mi? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Kendilerinden önce nice nesilleri helâk ettiğimizi; onların artık kendilerine dönmeyeceklerini görmediler mi? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Görmediler mi ki, kendilerinden önce nice kuşakları helak etmişiz. Onlar artık kendilerine dönüp gelmiyorlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Baksalar a kendilerinden evvel ne kadar karınlar helâk etmişiz, onlar hiç onlara dönüp gelmiyorlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Kendilerinden evvel nice nesilleri helâk etdiğimiz, bunların birdaha onlara dönmez (ümmet) ler olduklarını (müşrikler) gör (ür gibi bil) mediler mi? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Görmediler mi ki, kendilerinden önce nice nesilleri (böyle zulümleri sebebiyle) helâk ettik; muhakkak ki onlar (bir daha) kendilerine dönüp gelmezler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlar (Mekke kâfirleri) görmediler mi ki, kendilerinden evvel ne kadar nesiller helâk etmişiz; onlar (öldükten sonra) hiç dönüp onlara gelmiyorlar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Görmediler mi ki, onlardan evvel ne kadar kavimleri helâk ettik. Şüphe yok ki onlar, bunlara dönüp gelmiyorlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Görmedi mi onlar, kendilerinden evvel nice nesilleri helâk etmişiz; gidenlerin de hiçbiri geri dönmüyor. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | See they not how many generations before them we destroyed? Not to them will they return: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yâsin Sûresi 31. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...