# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنّ۪ٓي اِذًا لَف۪ي ضَلَالٍ مُب۪ينٍ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnî iżen lefî dalâlin mubîn(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Kaldı ki, başka ilâhlar edinecek olursam, o zaman ben apaçık bir sapıklığın içine yuvarlanmış olurum.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «İşte o zaman ben apaçık bir sapıklığın içine gömülmüş olurum.» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Doğrusu o takdirde apaçık bir sapıklık içinde olurum." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “O taktirde ben mutlaka açık bir sapıklık içinde olurum.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Şüphesiz ki ben, o zaman apaçık bir sapıklık içinde olurum." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şübhesiz ben o vakıt açık bir dalâl içindeyim |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Şübhesiz ben o takdîrde mutlak apaçık bir sapıklık içindeyim (demek) dir». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Şübhesiz ki o zaman ben, elbette apaçık bir dalâlet içinde olurum.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şüphe yok ki, o takdirde ben, apaçık bir sapıklık içindeyim. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Muhakkak ki, ben o vakit apaçık bir sapıklıkta bulunmuş olurum.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “O zaman ben apaçık bir aldanış içinde olurum. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "I would indeed, if I were to do so, be in manifest Error. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yâsin Sûresi 24. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قُلْ لِعِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا يُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَيُنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً مِنْ قَبْل ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “…Kur’ân’ı tâne tâne oku.” (el-Müzzemmil, 4) KUR’AN’I YÜZÜNDEN DOĞRU BİR ŞEKİLDE OKUMAK Hadîs-i şerîfte de Kur’ân’ı güzel ...