# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّ اَصْحَابَ الْجَنَّةِ الْيَوْمَ ف۪ي شُغُلٍ فَاكِهُونَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | İnne ashâbe-lcenneti-lyevme fî şuġulin fâkihûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Cennet ehli o gün tatlı, mutluluk dolu meşguliyetler içinde cennet nimetlerinden yiyip içerler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O gün cennetlikler, gerçekten nimetler içinde safa sürerler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu bugün, cennetlikler eğlenceyle meşguldürler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz cennetlikler o gün nimetlerle meşguldürler, zevk sürerler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Gerçekten cennetlik olanlar bugün bir meşguliyet içinde zevk etmektedirler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Cidden eshabı Cennet bu gün bir şuğl içinde zevk etmektedirler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şübhe yok ki bugün cennet yârânı mesruru handan bir zevk ve eğlence içindedirler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki Cennet ehli, o gün (pek güzel) bir meşgûliyet içinde zevk eden kimselerdir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gerçekten cennetlik olanlar, bugün (kıyamette) pek güzel bir meşguliyet içinde zevklenmektedirler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, o gün cennet ashâbı bir eğlence içinde zevkiyâb olanlardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Cennet ehli o gün keyif sürmekle meşguldürler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Verily the Companions of the Garden shall that Day have joy in all that they do; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yâsin Sûresi 55. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: لِلّٰهِ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَمَا ف۪يهِنَّۜ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ Göklerin, yerin ve bunlardaki ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَوْمَ يَجْمَعُ اللّٰهُ الرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَٓا اُجِبْتُمْۜ قَالُوا لَا عِلْمَ لَنَاۜ اِنَّكَ اَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُو ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا عَلَيْكُمْ اَنْفُسَكُمْۚ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ اِذَا اهْتَدَيْتُمْۜ اِلَى اللّٰهِ مَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: قُلْ لَا يَسْتَوِي الْخَب۪يثُ وَالطَّيِّبُ وَلَوْ اَعْجَبَكَ كَثْرَةُ الْخَب۪يثِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ يَٓا اُو۬لِي الْاَلْب ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْ ...
Nisâ sûresi Medine’de nâzil olmuştur, 176 âyettir. İsmini, birinci âyette geçen ve “kadınlar” mânasına gelen اَلنِّسَاءُ (Nisâ) kelimesinden alır. A ...