# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | كَلَّٓا اِنَّهَا تَذْكِرَةٌۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Kellâ innehâ teżkira(tun) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bir daha böyle yapma! Çünkü bu Kur’an âyetleri bir hatırlatma ve bir öğüttür. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 11, 12, 13, 14, 15, 16. Hayır! Şüphesiz bunlar (âyetler), değerli ve güvenilir kâtiplerin elleriyle (yazılıp) tertemiz kılınmış, yüce makamlara kaldırılmış mukaddes sahifelerde (yazılı) bir öğüttür; dileyen ondan (Kur'an'dan) öğüt alır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Dikkat et; bu Kuran bir öğüttür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Hayır, böyle yapma! Çünkü bu (Kur’an) bir öğüttür. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hayır hayır, sakın. Çünkü o Kur'ân bir öğüttür. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hayır hayır zinhar, çünkü o bir tezkiredir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sakın (bir daha böyle yapma Habîbim). Çünkü o (Kur'an) bir öğüddür. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hayır (böyle yapma)! Çünki bunlar (bu âyetler), bir nasîhattir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Hayır, (bir daha böyle yapma) çünkü o Kur'an bir öğüddür. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Hayır. Şüphe yok ki, o bir öğüttür. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sakın! Çünkü o bir öğüttür. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | By no means (should it be so)! For it is indeed a Message of instruction: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Abese Sûresi 11. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اسْتَج۪يبُوا لِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ اِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْي۪يكُمْۚ وَاعْلَمُٓوا ...
Malı helâlinden kazanıp, sarfedilmesi emredilen yerlere harcamak suretiyle şükreden zenginin fazileti ile ilgili ayetler... AYETLER “Her kim ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...