# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَوُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ عَلَيْهَا غَبَرَةٌۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve vucûhun yevme-iżin ‘aleyhâ ġabera(tun) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Kimi yüzler de o gün toza toprağa bulanmıştır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 40, 41, 42. Yine o gün birtakım yüzleri de keder bürümüş, hüzünden kapkara kesilmiştir. İşte bunlar kâfirlerdir, günahkârlardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 40,41. O gün birtakım yüzler de tozlanmış ve onları karanlık bürümüştür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O gün nice yüzler de vardır ki, toz toprak içindedirler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yüzler de var ki, o gün tozlanmış, |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yüzler de vardır o gün üzerinde tortoz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O gün yüzler de vardır; üzerlerini toz toprak (bürümüşdür), |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 40,41. Yine o gün birtakım yüzler (de) vardır ki, üzerleri tozludur, onları bir karanlık(nursuzluk) kaplar! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Nice yüzler de vardır ki, o gün üzerlerinde toz toprak var. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o gün birtakım yüzler de vardır ki, onların üzerlerini bir toz toprak sarmıştır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kimi yüzler de o gün toza toprağa bulanmış, |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And other faces that Day will be dust-stained, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Abese Sûresi 40. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...