# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | نَزَّاعَةً لِلشَّوٰىۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Nezzâ’aten lişşevâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Uzuvları bedenden ayıran, derileri soyup çıkaran, yakıp kavuran bir ateş! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Derileri kavurup soyar. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 15,16,17,18. Hayır, olmaz... Orada sırtını çevirip yüzgeri edeni, malını toplayıp kimseye hakkını vermeden saklayanı çağıran, deriyi soyup kavuran, alevli ateş vardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 15,16. Hayır (ne mümkün)! Şüphesiz cehennem, derileri kavurup çıkaran alevli ateştir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Derileri kavurur, soyar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | etrafı soyan nari ceza' |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | bedenin bütün uzuvlarını söküb koparandır (o). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 15,16. Hayır! Çünki o (ateş), derileri kavurup soyan, şiddetli bir alevdir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Eli ayağı, (bütün uzuvları) söküp çıkarandır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Nâsın derisi için bir soyup dağıtıcıdır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Derileri soyar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Plucking out (his being) right to the skull!- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meâric Sûresi 16. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...