# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِنَّهُ لَهُدًى وَرَحْمَةٌ لِلْمُؤْمِن۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-innehu lehuden verahmetun lilmu/minîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Aynı zamanda o, mü’minlere doğru yolu gösteren bir rehber ve büyük bir rahmettir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ve o, müminler için gerçekten bir hidayet rehberi ve rahmettir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu Kuran, inananlara doğruluk rehberi ve rahmettir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz o, elbette mü’minler için bir hidayet ve bir rahmettir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve o, müminler için gerçekten bir hidayet rehberi ve rahmettir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve hakıkat o doğruyu gösterir kat'î bir hidayet ve mü'minler için mahzı rahmettir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Hakıykaten o, mutlak bir hidâyetdir, mü'minler için de bir rahmet. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve şübhesiz o (Kur'ân), mü'minler için elbette bir hidâyet ve bir rahmettir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şüphe yok ki Kur'ân, doğruyu gösteren gerçek bir hidayetdir ve müminler için bir rahmettir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve şüphe yok ki, o (Kur'an) mü'minler için elbette bir hidâyettir, ve bir rahmettir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Mü'minler için o bir hidayet ve bir rahmettir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And it certainly is a Guide and a Mercy to those who believe. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Neml Sûresi 77. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...