# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِنَّ رَبَّكَ لَيَعْلَمُ مَا تُكِنُّ صُدُورُهُمْ وَمَا يُعْلِنُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-inne rabbeke leya’lemu mâ tukinnu sudûruhum vemâ yu’linûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Doğrusu Rabbin onların göğüslerinde gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Rabbin elbette onların kalplerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Şüphesiz Rabbin onların gönüllerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz senin Rabbin, onların kalplerinin gizlediği şeyleri de, açığa çıkardıklarını da mutlaka bilir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Rabbin elbette onların sinelerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Halbuki sîneleri ne gizliyor ve ne i'lân ediyorlar rabbın her halde hepsini biliyor |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Senin Rabbin, Onların sînelerinin saklamakda olduklarını da, açıklayageldiklerini de muhakkak biliyor. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve muhakkak ki Rabbin, onların sîneleri neyi gizliyor ve neyi açıklıyorsa elbette bilir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şüphe yok ki, senin Rabbin, kalblerinin gizlediği kini ve açıkladıkları küfrü tamamen biliyor. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve şüphe yok ki, senin Rabbin onların sinelerinin neyi sakladığını ve neyi ilan ettiklerini elbette bilir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Rabbin onların gönüllerinde saklı olanı da bilir, açığa vurduklarını da. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And verily thy Lord knoweth all that their hearts do hide. As well as all that they reveal. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Neml Sûresi 74. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...