# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | طٰسٓ۠ تِلْكَ اٰيَاتُ الْقُرْاٰنِ وَكِتَابٍ مُب۪ينٍۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Tâ-Sîn(c) tilke âyâtu-lkur-âni vekitâbin mubîn(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Tâ. Sîn. Bunlar, Kur’an’ın ve gerçekleri açıklayan apaçık kitabın âyetleridir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Tâ. Sîn. Bunlar Kur'an'ın, apaçık bir Kitab'ın âyetleridir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Ta, Sin, Bunlar Kuran'ın, Kitab-ı Mübin'in ayetleridir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Tâ-Sîn. Bunlar Kur’an’ın, apaçık bir kitabın âyetleridir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Tâ, Sîn. Bunlar sana, Kur'ân'ın ve apaçık bir kitabın âyetleridir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ta, Sin, bunlar sana Kur'anın ve mübîn bir kitabın âyetleri |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Taa, Sîn. Bunlar Kur'ânın, (hak ile baatılı) apaçık gösteren bir kitabın âyetleridir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Tâ, Sîn. Bunlar Kur'ân'ın ve (hak ile bâtılı) apaçık beyân eden bir Kitâb'ın âyetleridir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Tâ, Sîn. Şu sûre, Kur'an'ın ve helâl ile haramı açıklayan kitabın âyetleridir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Tâ, Sin. Bu sana Kur'an'ın ve pek açıkça beyan eden bir kitabın âyetleridir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Tâ sîn. Bunlar Kur'ân'ın ve apaçık bir kitabın âyetleridir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Ta Sin. These are verses of the Qur´an,-a book that makes (things) clear; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Neml Sûresi 1. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...