# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِنَّا لَنَعْلَمُ اَنَّ مِنْكُمْ مُكَذِّب۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-innâ lena’lemu enne minkum mukeżżibîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İçinizde onu yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İçinizde (onu) yalan sayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İçinizde yalanlayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz biz, içinizden yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bununla beraber biz biliyoruz ki sizden inanmayanlar var. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bununla beraber biz biliyoruzki sizden inanmıyanlar var |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İçinizde yalan sayanlar bulunduğunu elbet biz de biliyoruz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve şübhesiz ki biz, içinizden (onu) yalanlayanlar olduğunu gerçekten biliyoruz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Doğrusu, biz de biliyoruz ki, sizden inanmıyanlar var. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve muhakakak ki, Biz elbette biliriz. Şüphe yok ki, sizden tekzîp edenler vardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İçinizde onu yalanlayanların olduğunu biliyoruz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And We certainly know that there are amongst you those that reject (it). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hâkka Sûresi 49. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...