# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّهُ لَقَوْلُ رَسُولٍ كَر۪يمٍۚ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnehu lekavlu rasûlin kerîm(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bu Kur’an, çok şerefli bir elçinin getirdiği sözdür. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Hiç şüphesiz o (Kur'an), çok şerefli bir elçinin sözüdür. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 38,39,40. Görebildikleriniz ve göremedikleriniz üzerine yemin ederim ki, Kuran şerefli bir elçinin getirdiği sözdür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 38,39,40. Görebildiklerinize ve göremediklerinize yemin ederim ki, o (Kur’an), hiç şüphesiz çok şerefli bir elçinin (Allah’tan alıp tebliğ ettiği) sözüdür. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kuşkusuz Kur'ân, şerefli bir peygamberin (Allah'tan) getirdiği sözdür. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | O hiç şübhesiz kerîm bir Resulün getirdiği sözdür |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Muhakkak o (Kur'an) Allah indinde çok şerefli peygamberin katî sözüdür. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki o (Kur'ân), çok şerefli bir elçinin (peygamberin, vahiyden ibâret)sözüdür. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şüphesiz o Kur'an, kerîm bir peygamberin (Allah'dan) getirdiği sözdür. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, o (Kur'an) kerîm olan bir peygamberin (tebliğ ettiği) bir kelâmdır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O çok şerefli bir elçinin getirdiği sözdür. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | That this is verily the word of an honoured messenger; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hâkka Sûresi 40. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...