# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قُطُوفُهَا دَانِيَةٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Kutûfuhâ dâniye(tun) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Salkım salkım meyveleri eliyle koparabileceği mesafededir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 21, 22, 23. Artık o, meyveleri sarkmış yüce bir cennette hoşnut kalacağı bir hayat içindedir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 21,22,23. Artık o, meyveleri sarkmış, yüksek bir bahçede, hoş bir yaşayış içindedir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onun meyveleri sarkar (kolaylıkla devşirilebilir). |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ki o cennetin meyveleri sarkmıştır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Divşirimleri yakında |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (O cennetin) çabucak devşirilecek (meyve) leri (her durumda erilebilir derecede) yakındır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Meyveleri yakın (toplaması kolay)! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Meyvelerinin) devşirilmeleri yakından... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Toplanacak semereleri pek yakındır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O Cennetin meyveleri hemen yakınındadır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | The Fruits whereof (will hang in bunches) low and near. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hâkka Sûresi 23. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اسْتَج۪يبُوا لِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ اِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْي۪يكُمْۚ وَاعْلَمُٓوا ...
Malı helâlinden kazanıp, sarfedilmesi emredilen yerlere harcamak suretiyle şükreden zenginin fazileti ile ilgili ayetler... AYETLER “Her kim ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...