# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِذْ قَالَ مُوسٰى لِاَهْلِه۪ٓ اِنّ۪ٓي اٰنَسْتُ نَارًاۜ سَاٰت۪يكُمْ مِنْهَا بِخَبَرٍ اَوْ اٰت۪يكُمْ بِشِهَابٍ قَبَسٍ لَعَلَّكُمْ تَصْطَلُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | İż kâle mûsâ li-ehlihi innî ânestu nâran seâtîkum minhâ biḣaberin ev âtîkum bişihâbin kabesin le’allekum testalûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Hani Mûsâ, Medyen’den Mısır’a dönerken geceleyin ailesine: “Ben uzakta bir ateş gördüm. Bekleyin; gidip ya oradan size yol güzergâhı hakkında bir haber getiririm veya tutuşmuş bir kor getiririm de ateş yakar ısınırsınız” demişti. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Hani Musa, ailesine şöyle demişti: Gerçekten ben bir ateş gördüm. (Gidip) size oradan bir haber getireceğim, yahut bir ateş parçası getireceğim, umarım ki ısınırsınız! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Musa, ailesine: "Ben bir ateş gördüm; size oradan ya bir haber getireceğim, yahut ısınasınız diye tutuşmuş bir odun getireceğim" demişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Hani Mûsâ, ailesine, “Ben bir ateş gördüm, ondan size bir haber, yahut ısınasınız diye bir kor ateş getireceğim” demişti. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hani Musa, ailesine şöyle demişti: "Gerçekten ben bir ateş gördüm, (gidip) size oradan bir haber getireceğim yahut bir kor ateş getireyim, umarım ki ısınırsınız." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hani bir vakıt Musâ, ehline demişti: ben cidden bir ateş hissettim, ondan size bir haber getireceğim, yâhud bir yalın şu'le alıp geleceğim, gerek ki bir ocak yakar ısınırsınız |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Hani Musa, aailesine: «Ben gerçek bir ateş, gördüm. Size ondan ya bir haber getireyim, yahud size parlak bir ateş koru getireyim. Tâki ısınasınız» demişdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hani Mûsâ (Medyen'den Mısır'a dönerken) âilesine: “Ben hakikaten bir ateş gördüm. Ondan size (yol hakkında) bir haber getireceğim; yâhut ısınasınız diye size tutuşmuş bir kor getireceğim” demişti. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bir vakit Mûsa, (sefere çıkıp yolunu şaşırdığı zaman beraberinde bulunan) ehline şöyle demişti: “- Ben cidden bir ateş gördüm; size ondan (ateşin yanında bulunanlardan yol hakkında) ya bir haber getireceğim yahut parlak bir ateş koru getireceğim. Olur ki, ateş yakar ısınırsınız.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Hani Mûsa, ailesine demişti ki: «Ben muhakkak bir ateş gördüm, ondan size bir haber getireceğim veyahut size bir parlak ateş koru getiririm. Belki ısınırsınız.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Hani Musa ailesine “Ben bir ateş gördüm,” demişti. “Size oradan ya bir haber, ya da ısınmanız için bir kor getiririm.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Behold! Moses said to his family: "I perceive a fire; soon will I bring you from there some information, or I will bring you a burning brand to light our fuel, that ye may warn yourselves. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Neml Sûresi 7. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...