# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ عِفْر۪يتٌ مِنَ الْجِنِّ اَنَا۬ اٰت۪يكَ بِه۪ قَبْلَ اَنْ تَقُومَ مِنْ مَقَامِكَۚ وَاِنّ۪ي عَلَيْهِ لَقَوِيٌّ اَم۪ينٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle ‘ifrîtun mine-lcinni enâ âtîke bihi kable en tekûme min makâmik(e)(s) ve-innî ‘aleyhi lekaviyyun emîn(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Cinlerden bir ifrit: “Ben, daha sen makâmından kalkmadan önce onu sana getiririm. Çünkü ben gerçekten bu konuda çok kuvvetli, güvenilir biriyim” dedi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Cinlerden bir ifrit: Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz, dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Cinlerden bir ifrit: "Sen yerinden kalkmadan önce sana onu getiririm, buna karşı güvenilir bir güce sahibim" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Cinlerden bir ifrit, ”Sen yerinden kalkmadan ben onu sana getiririm ve şüphesiz ben, buna güç yetirecek güvenilir biriyim” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Cinlerden bir ifrit, "Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm ve güvenim var." dedi. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Cinden bir ıfrit, ben, dedi: onu sana sen makamından kalkmazdan evvel getiririm ve her halde ben buna karşı kuvvetli bir emînim |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Cinden bir ifrit: «Sen makaamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Ben buna karşı her halde güvenilecek bir kuvvete mâlikim» dedi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Cinlerden bir ifrît: “(Sen, daha) makamından kalkmadan önce, ben onu sana getiririm; ve hakikaten ben, buna gerçekten gücü yeten, (ve bu hususta) güvenilir biriyimdir” dedi. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Cinlerden bir ifrît (kuvvetli ve becerikli olan biri şöyle) dedi: “ - Sen yerinden kalkmadan önce, ben o tahtı sana getiririm. Muhakkak onu taşımağa gücü yetib (onu) zayi etmiyen güvenilir bir kimseyim.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Cin tâifesinden bir ifrit dedi ki: «Ben onu daha sen makamından kâim olmadan sana getiririm ve şüphe yok ki, ben onun üzerine elbette kuvvetliyim, eminim.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Cinlerden bir ifrit “Daha sen makamından kalkmadan onu sana getiririm,” dedi. “Çünkü ben bu konuda güçlü ve güvenilir bir kimseyim.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Said an ´Ifrit, of the Jinns: "I will bring it to thee before thou rise from thy council: indeed I have full strength for the purpose, and may be trusted." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Neml Sûresi 39. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...