# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | حِكْمَةٌ بَالِغَةٌ فَمَا تُغْنِ النُّذُرُۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Hikmetun bâliġa(tun)(s) femâ tuġnî-nnużur(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bu Kur’an ve içindeki âyetler aklını kullanabilenler için mükemmel bir hikmet ve açık bir ibrettir! Ne var ki, inkârda ısrar edenlere uyarılar fayda vermiyor! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bu büyük bir hikmettir. Fakat (yüz çevirene) uyarılar ne fayda verir! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bu haberlerin her birinde üstün hikmet vardır; ama uyarmalar fayda vermiyor. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bu haberler, zirveye ulaşmış birer hikmettir! Fakat uyarılar fayda vermiyor! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bunlar üstün bir hikmettir fakat uyarılar fayda vermiyor. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bir hikmeti baliga, fakat inzarlar faide vermiyor |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ki (her biri) gaayesine ermiş bir hikmet (ve ibret) dir. Fakat (onları) tehdîd eden (bütün bu haadise) ler asla fâide vermiyor. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Bu,) tam bir hikmettir; fakat (onlara) o korkutucu (hâl)ler fayda vermiyor. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Tam bir hikmet... Fakat korkutmalar fayda vermiyor. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Son derecedeki bir hikmettir. Fakat bu korkutucular bir faidebahş olmuyor. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bunlar tam bir hikmet timsali haberlerdir. Fakat uyarılar onlara fayda vermiyor. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Mature wisdom;- but (the preaching of) Warners profits them not. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kamer Sûresi 5. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 34. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 34. Ayet Arapça: وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِنْ قَبْلِكَ الْخُلْدَۜ اَفَا۬ئِنْ مِتَّ فَه ...
"Gerçekten biz Âdemoğullarını şerefli kıldık, onlara karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar lutfettik, onları temiz ve hoş nimetlerle rız ...
Enbiya suresinin 22. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 22. Ayet Arapça: لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ ...
Enbiya suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 7. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَا قَبْلَكَ اِلَّا رِجَالًا نُوح۪ٓي اِلَيْهِمْ فَسْـَٔلُ ...
Taha suresinin 132. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 132. Ayet Arapça: وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِ ...
"Kad efleha-l muminûn. (Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.)" - Mü'minûn Sûresi 1. Ayet "Onlar namazlarında tam bir tevazu, teslimiyet ve ...