# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَكَيْفَ كَانَ عَذَاب۪ي وَنُذُرِ | |
Türkçe Okunuşu * | Fekeyfe kâne ‘ażâbî ve nużur(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Nasılmış benim cezalandırmam ve tehdîdim! Görsünler bakalım! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Benim azabım ve uyarılarım nasılmış! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Benim azabım ve uyarmam nasılmış? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Benim azabım ve uyarılarım nasılmış (gördüler)! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Benim azabım ve uyarılarım nasılmış (görsünler) |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ki nasıl azâbım ve inzarlarım? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ki benim azabım ve (bundan evvel) tehdîdlerim nice imiş (düşünün). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Artık (bak,) benim azâbım ve korkutmalarım nasılmış? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (İşte bak, Ey Rasûlüm), benim azabım ve tehdidlerim nasıl oldu!... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık Benim azabım ve korkutmam nasıl imiş? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Nasıl oluyormuş uyarılarım ve azabım? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But how (terrible) was My Penalty and My Warning? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kamer Sûresi 16. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قُلْ لِعِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا يُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَيُنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً مِنْ قَبْل ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “…Kur’ân’ı tâne tâne oku.” (el-Müzzemmil, 4) KUR’AN’I YÜZÜNDEN DOĞRU BİR ŞEKİLDE OKUMAK Hadîs-i şerîfte de Kur’ân’ı güzel ...