# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَمْ يَقُولُونَ نَحْنُ جَم۪يعٌ مُنْتَصِرٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Em yekûlûne nahnu cemî’un muntasir(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yoksa onlar “Biz tam bir dayanışma içinde, yenilmez bir topluluğuz” mu diyorlar? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Yoksa «Biz, intikam almağa gücü yeten bir topluluğuz» mu diyorlar? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yoksa: "Biz öç alabilecek bir topluluğuz" mu diyorlar? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Yoksa onlar, “Biz yardımlaşan (güçlü) bir topluluğuz” mu diyorlar? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yoksa "Biz birbirimize yardım eden bir topluluğuz." mu diyorlar? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yoksa biz yardımlaşır bir cem'iyyetiz mi diyorlar? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Yoksa onlar «Biz (peygamberlerden) intikaam olmıya muktedir bir cem'iyyet iz» mi diyorlar?. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Yoksa: “Biz, (birbirimize) yardım eden bir topluluğuz!” mu diyorlar? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yoksa onlar; “- Biz yardımlaşır, bize karşı gelene zafer kazanır bir topluluğuz” mu diyorlar? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Yoksa Biz yardımlaşır (intikamımızı alabilir) bir cemaatiz mi diyorlar? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yoksa “Biz dayanışma içinde, muzaffer bir topluluğuz” mu diyorlar? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Or do they say: "We acting together can defend ourselves"? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kamer Sûresi 44. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...