# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَلَا تُطِعِ الْكَافِر۪ينَ وَجَاهِدْهُمْ بِه۪ جِهَادًا كَب۪يرًا | |
Türkçe Okunuşu * | Felâ tuti’i-lkâfirîne vecâhidhum bihi cihâden kebîrâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Fakat Rasûlüm, biz senin cihanşumûl son uyarıcı olmanı diledik. Bu sebeple kâfirlere asla itaat etme! Kur’an’ı esas alarak onlara karşı büyük bir gayretle, çok yönlü ve çok kapsamlı bir şekilde cihâd et. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Fakat evrensel uyarıcılık görevini sana verdik.) O halde, kâfirlere boyun eğme ve bununla (Kur'an ile) onlara karşı olanca gücünle büyük bir savaş ver! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Sen, inkarcılara uyma, onlara karşı olanca gücünle mücadele et. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Öyle ise kâfirlere itaat etme, onlara karşı bu Kur’an’la büyük bir mücadele ver. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (Madem ki yalnız seni gönderdik) Öyleyse kâfirlere boyun eğme ve bununla (Kur'ân ile) onlara karşı olanca gücünle büyük bir savaş ver! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Mâdamki yalnız seni gönderdik o halde kâfirlere itaat eyleme de bununla onlara cihad et büyük cihad |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Vazîfe yalınız senin üzerindedir). O halde kâfirlere boyun eğme de bununla (bu Kur'an ile) onlara karşı olanca savaşınla büyük bir mücâhede yap. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Öyle ise kâfirlere uyma ve bununla (bu Kur'ân'la) onlara karşı büyük bir cihâd ile mücâhede et! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Madem ki bütün faziletleri sende topladık ve yalnız seni gönderdik), o halde, kâfirlere boyun eğme ve onlara karşı bu Kur'ân ile büyük bir cihad olarak mücadele yap. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık sen kâfirlere itaat etme ve onlara karşı bununla büyük bir cihad ile mücâhedede bulun. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kâfirlere boyun eğme. Bu Kur'ân ile, onlara karşı büyük bir gayretle cihad et. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Therefore listen not to the Unbelievers, but strive against them with the utmost strenuousness, with the (Qur´an). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Furkan Sûresi 52. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...