# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَوْ تُسْقِطَ السَّمَٓاءَ كَمَا زَعَمْتَ عَلَيْنَا كِسَفًا اَوْ تَأْتِيَ بِاللّٰهِ وَالْمَلٰٓئِكَةِ قَب۪يلًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ev tuskita-ssemâe kemâ ze’amte ‘aleynâ kisefen ev te/tiye bi(A)llâhi velmelâ-iketi kabîlâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Yahut iddia ettiğin gibi göğü üzerimize parça parça düşürmelisin. Ya da Allah ve meleklerini karşımıza getirmelisin, onlar da senin doğruluğuna şâhitlik etmelidir.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Yahut, iddia ettiğin gibi, üzerimize gökten parçalar yağdırmalısın veya Allah'ı ve melekleri gözümüzün önüne getirmelisin.» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Yahut da iddia ettiğin gibi, göğü tepemize parça parça düşürmeli, ya da Allah'ı ve melekleri karşımıza getirmelisin." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 90,91,92,93. Dediler ki: “Yerden bize bir pınar fışkırtmadıkça; yahut senin hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olup, aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmadıkça; yahut iddia ettiğin gibi, gökyüzünü üzerimize parça parça düşürmedikçe; yahut Allah’ı ve melekleri karşımıza getirmedikçe; yahut altından bir evin olmadıkça; ya da göğe çıkmadıkça sana asla inanmayacağız. Bize gökten okuyacağımız bir kitap indirmedikçe göğe çıktığına da inanacak değiliz.” De ki: “Rabbimi tenzih ederim. Ben ancak resûl olarak gönderilen bir beşerim.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Yahut söyleyip zannettiğin gibi, göğü başımıza parça parça düşüresin veya Allah'ı ve melekleri söylediğine şahit getiresin. " |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yâhud zu'mettiğin gibi üzerimize Semayı kıt'a kıt'a düşüresin, yâhud Allahı ve Melekleri kefil getiresin |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Yahud iddia etdiğin gibi gök yüzünü üstümüze parça parça düşüresin veya Allahı ve melekleri kefil getiresin». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Yâhut iddiâ ettiğin gibi, göğü üzerimize parça parça düşürmelisin; veya Allah'ı ve melekleri (açıkça buna) kefîl olarak getirmelisin!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yahud söyleyip zannettiğin gibi, semayı parça parça azab olarak üzerimize düşüresin, yahud Allah'ı ve melekleri söylediğine şâhid getiresin. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Veya göğü zû'm ettiğin gibi üzerimize parça parça düşüresin veya Allah'ı ve melekleri âşikâre olarak karşımıza getiresin.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Yahut, iddia ettiğin gibi, üzerimize gökten bir parça düşür. Veya Allah ile melekleri karşımıza getir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Or thou cause the sky to fall in pieces, as thou sayest (will happen), against us; or thou bring Allah and the angels before (us) face to face; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. İsrâ Sûresi 92. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...