# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِلَّا رَحْمَةً مِنْ رَبِّكَۜ اِنَّ فَضْلَهُ كَانَ عَلَيْكَ كَب۪يرًا | |
Türkçe Okunuşu * | İllâ rahmeten min rabbik(e)(c) inne fadlehu kâne ‘aleyke kebîrâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ancak Rabbinin merhameti sebebiyle böyle yapmadık. Doğrusu O’nun senin üzerindeki lutf u keremi çok büyüktür. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ancak Rabbinin rahmeti (sayesinde Kur'an bâki kalmıştır). Çünkü O'nun sana lütufkârlığı çok büyüktür. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bunu yapmayışı ancak Rabbinin sana merhamet etmesindendir. Çünkü O'nun sana olan nimeti büyüktür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ancak Rabbin’den bir rahmet olarak böyle yapmadık. Çünkü O’nun sana olan lütfu büyüktür. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Fakat Rabbinden bir rahmet olarak (biz bunu yapmadık). Gerçekten O'nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ancak rabbından bir rahmet başka, hakıkat senin üzerinde onun fazlı pek büyük bulunuyor |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ancak Rabbinden olan bir rahmetdir (ki onu ibkaa etmişdir). Hakıykat, Onun, senin üzerindeki fazl (-u keremi) büyükdür. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ancak Rabbinden bir rahmet olarak (Kur'ân'ı ortadan kaldırmadık); gerçekten O'nun, senin üzerindeki ihsânı (çok) büyüktür. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Fakat Kur'ân'ı kalbinde ezberlemen, ancak Rabbinin bir ihsanıdır. Gerçekten O'nun, senin üzerindeki ihsânı çok büyüktür. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ancak Rabbinden bir rahmettir ki, (O vahyetiğini) gidermiyor) şüphe yok ki, O'nun inâyeti senin üzerinde pek büyüktür. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sana vahyettiklerimiz ancak Rabbinden bir rahmet ile korunur. Gerçekten de senin üzerinde Onun pek büyük lütfu vardır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Except for Mercy from thy Lord: for his bounty is to thee (indeed) great. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. İsrâ Sûresi 87. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 34. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 34. Ayet Arapça: وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِنْ قَبْلِكَ الْخُلْدَۜ اَفَا۬ئِنْ مِتَّ فَه ...
"Gerçekten biz Âdemoğullarını şerefli kıldık, onlara karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar lutfettik, onları temiz ve hoş nimetlerle rız ...
Enbiya suresinin 22. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 22. Ayet Arapça: لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ ...
Enbiya suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 7. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَا قَبْلَكَ اِلَّا رِجَالًا نُوح۪ٓي اِلَيْهِمْ فَسْـَٔلُ ...
Taha suresinin 132. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 132. Ayet Arapça: وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِ ...
"Kad efleha-l muminûn. (Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.)" - Mü'minûn Sûresi 1. Ayet "Onlar namazlarında tam bir tevazu, teslimiyet ve ...