# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَا تَمْشِ فِي الْاَرْضِ مَرَحًاۚ اِنَّكَ لَنْ تَخْرِقَ الْاَرْضَ وَلَنْ تَبْلُغَ الْجِبَالَ طُولًا | |
Türkçe Okunuşu * | Velâ temşi fî-l-ardi merahâ(an)(s) inneke len taḣrika-l-arda velen tebluġa-lcibâle tûlâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Hem yeryüzünde büyüklük taslayarak yürüme. Çünkü kendini ne kadar büyük görürsen gör ne yeri yarabilir, ne de boyca dağlara erişebilirsin. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma. Çünkü sen (ağırlık ve azametinle) ne yeri yarabilir ne de dağlarla ululuk yarışına girebilirsin. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yeryüzünde böbürlenerek yürüme, çünkü sen ne yeri delebilir ve ne de boyca dağlara ulaşabilirsin. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen yeri asla yaramazsın, boyca da dağlara asla erişemezsin. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yeryüzünde kibir ve azametle yürüme! Çünkü sen asla yeri yaramazsın ve boyca da dağlara erişemezsin. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hem Yer yüzünde azametle yürüme, çünkü sen ne Arzı yırtabilirsin, ne de boyca dağlara yetişebilirsin |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Yer (yüzün) de kibr-ü azametle yürüme. Çünkü (ne kadar bassan) arzı cidden yaramazsın, boyca da asla dağlara eremezsin!.. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme! Çünki sen ne yeri yarabilir, ne de boyca dağlara erişebilirsin. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yer yüzünde kibir ve azametle yürüme, çünkü sen, aslâ Arz'ı yaramazsın ve boyca da dağlara erişemezsin. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve yeryüzünde mütekebbirâne bir halde yürüme. Şüphe yok ki, sen ne yeri yırtabilirsin ve ne de boyca dağlara yetişebilirsin. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yeryüzünde kasılarak yürüme. Çünkü sen ne yeri yarabilir, ne de dağlarla boy ölçüşebilirsin. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Nor walk on the earth with insolence: for thou canst not rend the earth asunder, nor reach the mountains in height. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. İsrâ Sûresi 37. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İnşirâh sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 8 âyettir. Birinci âyetinde Resûlullah (s.a.s.)’in sadrının açılıp genişletilmesinden bahsedilmesi sebebiyle ا ...
İnşirah suresi, Mekke döneminde nazil olmuştur. İnşirah suresi 8 ayettir. İnşirah; açılmak, genişlemek demektir. İNŞİRAH SURESİ ARAPÇA İnşirah Sur ...
Çocuk kelimesi sözlükte, “büyüyünceye kadar olan devresinde insana verilen isim, insan yavrusu” demektir. Anne babanın çocuğa verdiği sevgi ileride ç ...
Bakara suresi 85. ayette şöyle buyrulur: اَفَتُؤْمِنُونَ بِبَعْضِ الْكِتَابِ وَتَكْفُرُونَ بِبَعْضٍۚ فَمَا جَزَٓاءُ مَنْ يَفْعَلُ ذٰلِكَ مِنْكُمْ اِ ...
Duhâ sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 11 âyettir. İsmini birinci âyette geçen ve güneşin ışığının iyice ortaya çıktığı “kuşluk vakti” mânasına gelen ا ...
Duha suresi, Mekke döneminde nüzul olmuştur. Duha suresi, 11 ayettir. Duha, kuşluk vakti demektir. DUHA SURESİ ARAPÇA Duha Suresi Arapça Yazılışı ...