İsrâ Sûresi(17) 65. Ayet


65 / 111


# Meal Ayet
Arapça اِنَّ عِبَاد۪ي لَيْسَ لَكَ عَلَيْهِمْ سُلْطَانٌۜ وَكَفٰى بِرَبِّكَ وَك۪يلًا
Türkçe Okunuşu * İnne ‘ibâdî leyse leke ‘aleyhim sultân(un)(c) vekefâ birabbike vekîlâ(n)
1. Ömer Çelik Meali “Elbette benim ihlaslı kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimi­yetin ve zorlayıcı gücün yoktur. Onların koruyucusu ve işlerine vekîl olarak Rabbin yeter!”
2. Diyanet Vakfı Meali Şurası muhakkak ki, benim (ihlâslı) kullarım üzerinde senin hiçbir ağırlığın olmayacaktır. (Onları) koruyucu olarak Rabbin yeter.
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali Doğrusu Benim mümin kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin olamaz. Rabbin vekil olarak yeter."
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali “Şüphesiz, (gerçek) kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimiyetin olmayacaktır. Vekil olarak Rabbin yeter!”
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Doğrusu benim (ihlaslı) kullarım üzerinde senin hiçbir hakimiyetin yoktur. Vekil olarak Rabbin yeter.
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali Doğrusu o benim kullarım yok mu! Senin onlar üzerine hiç bir saltanatın yoktur, vekîl ise rabbın yeter
7. Hasan Basri Çantay Meali «Benim gerçek kullarım (var ya.) Senin onlar üzerinde hiç bir haakimiyyetin yokdur. (Onlara) vekîl olarak Rabbin yeter».
8. Hayrat Neşriyat Meali “Şübhesiz ki kullarımın üzerinde senin için bir hâkimiyet yoktur. (Onlara) Vekîl olarak ise Rabbin yeter!”
9. Ali Fikri Yavuz Meali Doğrusu, benim o gerçek kullarım var ya! Senin (ey İblis) onlar üzerine hiç bir hâkimiyetin yoktur. Rabbin ise, vekil olarak yeter.
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali «Şüphesiz benim kullarım var ya, senin için onların üzerinde bir hakimiyet yoktur. Vekil olarak da Rabbin kâfidir.»
11. Ümit Şimşek Meali “Benim kullarım üzerinde ise senin hiçbir gücün yoktur. Vekil olarak Rabbin onlara yeter.”
12. Yusuf Ali (English) Meali "As for My servants, no authority shalt thou have over them:" Enough is thy Lord for a Disposer of affairs.
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
İsrâ Sûresi 65. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2023/12/kuran-i-kerim-lafiz-ve-manasiyla-allahin-kelamidir-193626.jpg
Kur’an-ı Kerim, Lafız ve Manasıyla Allah’ın Kelamıdır

Ayet-i kerimede buyrulur: “…bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek de olsalar, onun b ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2023/12/kuran-mushaf-halinde-yazilmistir-193625.jpg
Kur’an Mushaf Hâlinde Yazılmıştır

Kur’an-ı Kerim, sure sure, ayet ayet nazil olmuştur. İnen ayetler ezberlenmiş ve de yazılmıştır. Yazılanlar daha sonra birleştirilerek mushaf hâline ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2023/12/kuran-i-kerim-tevatur-yoluyla-gelmistir-193614-m.jpg
Kur’an-ı Kerim Tevatür Yoluyla Gelmiştir

Kur’an-ı Kerim’in Allah’ın sözü olduğunda şüphe olmadığı gibi, Peygamberimize (s.a.v.) vahyolunduğu gibi hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar t ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2023/12/nisa-suresinin-2-ayeti-ne-anlatiyor-193610-m.jpg
Nisa Suresinin 2. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: وَاٰتُوا الْيَتَامٰٓى اَمْوَالَهُمْ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَب۪يثَ بِالطَّيِّبِۖ وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَهُمْ اِلٰٓى اَ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2023/11/al-i-imran-suresinin-200-ayeti-ne-anlatiyor-193583-m.jpg
Al-i İmran Suresinin 200. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اصْبِرُوا وَصَابِرُوا وَرَابِطُوا وَاتَّقُوا اللّٰهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ Ey iman ed ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2023/11/al-i-imran-suresinin-191-ayeti-ne-anlatiyor-193556-m.jpg
Al-i İmran Suresinin 191. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ يَذْكُرُونَ اللّٰهَ قِيَامًا وَقُعُودًا وَعَلٰى جُنُوبِهِمْ وَيَتَفَكَّرُونَ ف۪ي خَلْقِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْض ...