# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّا لَنَنْصُرُ رُسُلَنَا وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَيَوْمَ يَقُومُ الْاَشْهَادُۙ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnâ lenensuru rusulenâ velleżîne âmenû fî-lhayâti-ddunyâ veyevme yekûmu-l-eşhâd(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Şüphesiz biz peygamberlerimize ve onlara uyan mü’minlere dünya hayatında da, şâhitlerin hazır bulunacağı mahşer gününde de elbette yardım edeceğiz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şüphesiz peygamberlerimize ve iman edenlere, hem dünya hayatında, hem şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu Biz, peygamberlerimize ve inananlara dünya hayatında ve şahidlerin şahidlik edecekleri günde yardım ederiz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz ki, peygamberlerimize ve iman edenlere dünya hayatında ve şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz peygamberimize ve inananlara hem dünya hayatında hem de şahitlerin şahitlik edecekleri günde (kıyamette) elbette yardım ederiz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Elbette biz Resullerimizi ve iyman edenleri mansur kılacağız hem Dünya hayatta hem de şâhidler dikileceği gün |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şübhesiz biz peygamberlerimize ve îman edenlere hem dünyâ hayâtında, hem şâhidlerin dikileceği gün herhalde yardım edeceğiz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki biz, peygamberlerimize ve îmân edenlere, hem dünya hayâtında, hem şâhidlerin (ameller için şâhidlik etmek üzere) ayağa kalkacakları o günde elbette yardım ederiz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Muhakkak ki biz, peygamberlerimizi ve iman edenleri hem dünya hayatında, hem de meleklerin şahid duracağı gün (kıyamette) muzaffer kılacağız. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, Biz elbette resûllerimize ve imân edenlere dünya hayatında ve şahitlerin kâim olacakları günde yardım ederiz. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz elçilerimize de, iman edenlere de hem dünya hayatında, hem de şahitlerin getirildiği günde yardım edeceğiz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | We will, without doubt, help our messengers and those who believe, (both) in this world´s life and on the Day when the Witnesses will stand forth,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mü'min Sûresi 51. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Allah, inkâr edenlere Nûh’un karısı ile Lût’un karısını örnek verir. Her ikisi de, kullarımızdan iki sâlih kişinin nikâhları altında idiler, fakat o ...
Furkân sûresi 15-16. âyetlerinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 15-16. Ayetlerinin Arapçası: قُلْ اَذٰلِكَ خَيْرٌ اَمْ جَنَّةُ الْخُلْدِ ا ...
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...