# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ذَوَاتَٓا اَفْنَانٍۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Żevâtâ efnân(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Her iki cennet de türlü türlü meyveler veren sık yapraklı ağaçlarla doludur. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İki cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bu iki cennet türlü ağaçlarla doludur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İki cennet de (ağaçlar, meyveler, rengârenk bitkiler gibi) çeşit çeşit güzelliklerle bezenmiştir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İkisinin de çeşitli ağaçları, meyvaları vardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Var her birinde envaı bostan, envaı eğsan |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Bu cennetler) çeşid çeşid ağaçlar (la doludur). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (O her iki Cennet de) dallar (çeşit çeşit meyveli ağaçlar) sâhibidirler! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O cennetlerin her ikisi de türlü ağaçlı ve meyvalıklıdır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | (O iki cennet) Mütenevvi ağaçlara, meyvelere sahiptirler. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İkisinin de türlü türlü ağaçları vardır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Containing all kinds (of trees and delights);- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Rahmân Sûresi 48. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَّذ۪ينَ يَسْتَحِبُّونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا ...
“Sen elbette büyük ahlâk sahibisin.” (Kalem sûresi (68), 4) Allah Teâlâ en güzel şekilde yaratıp kendisine en güzel ahlâkı öğrettiği sevgili p ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: مَثَلُ الْجَنَّةِ الَّت۪ي وُعِدَ الْمُتَّقُونَۜ تَجْر۪ي مِنْ تَحْتِهَا الْاَنْهَارُۜ اُكُلُهَا دَٓائِمٌ وَظِلُّهَاۜ تِلْكَ ...
Ankebût Sûresi 41-45. Ayetler ve Meali 41. "Allah’ı bırakıp da başkalarını dost ve yardımcı edinenlerin hâli, örümceğin hâline benzer. Örümcek de b ...
Tuz sözlükte, “Suda eriyen, kokusuz, dili yakan bir tada sâhip, yiyecekleri korumada ve tatlandırmada kullanılan billûrsu madde” demektir. Tuz kelimes ...