# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ | |
Türkçe Okunuşu * | Febi-eyyi âlâ-i rabbikumâ tukeżżibân(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şimdi rabbınızın hangi eltafına dersiniz yalan? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O halde Rabbinin hangi ni'metlerini yalan sayabilirsiniz? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şimdi Rabbinizin ni'metlerinden hangisini yalanlarsınız? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O halde, Rabbinizin hangi nimetlerini edersiniz inkâr? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık Rabbinizin hangi nimetlerini tekzîp edersiniz? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edersiniz? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Then which of the favours of your Lord will ye deny? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Rahmân Sûresi 30. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...