# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | عَلَّمَهُ الْبَيَانَ | |
Türkçe Okunuşu * | ‘Allemehu-lbeyân(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ona anlayıp açıkça anlatmayı öğretti. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4. Rahmân Kur'an'ı öğretti. İnsanı yarattı. Ona açıklamayı öğretti. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 3,4. İnsanı yarattı, ona konuşmayı öğretti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ona beyanı (düşünüp ifade etmeyi) öğretti. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ona beyanı öğretti. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Belletti ona o güzel beyânı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ona beyânı O ta'lîm etdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ona beyânı (açıkça anlatmayı) öğretti. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ona beyanı (iç duyguların ifadesini) ilham etti. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ona beyanı (ifade-i meramı) öğretti. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ona beyanı öğretti. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | He has taught him speech (and intelligence). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Rahmân Sûresi 4. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...