# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ذٰلِكَ الْفَضْلُ مِنَ اللّٰهِۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ عَل۪يمًا۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Żâlike-lfadlu mina(A)llâh(i)(c) vekefâ bi(A)llâhi ‘alîmâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bu, Allah’ın bahşettiği çok büyük bir lutuftur. Ona kimlerin lâyık olduğunu ve bunların derecesini Allah’ın bilmesi yeter! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bu lütuf Allah'tandır. Bilen olarak Allah yeter. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bu nimet, Allah'tandır. Bilen olarak Allah yeter. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bu lütuf Allah’tandır. Hakkıyla bilen olarak Allah yeter. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bu lütuf Allah'tandır. Bilen olarak Allah yeter. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | İşte bu fazıl, Allahdan: Elverir ki bilen Allah olsun |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bu, Allahdan bir lutf-ü inâyetdir. (Her şey'i) hakkıyle bilici olarak Allah yeter. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Bu lütuf, Allah'dandır! (Ona mazhar olanı) hakkıyla bilici olarak da Allah yeter! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | İşte itaatkârlara yapılan bu ihsan Allah'dandır. Her şeyi bilici olarak Allah kâfidir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İşte bu fazl, Allah Teâlâ'dandır. Ve Hak Teâlâ bihakkın bilici olarak kâfidir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bu Allah'tan gelen lütuftur. Allah'ın herşeyi biliyor olması ise kâfidir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Such is the bounty from Allah. And sufficient is it that Allah knoweth all. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nisâ Sûresi 70. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
İsra suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 1. Ayet Arapça: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِ ...