Nisâ Sûresi(4) 104. Ayet


104 / 176


# Meal Ayet
Arapça وَلَا تَهِنُوا فِي ابْتِغَٓاءِ الْقَوْمِۜ اِنْ تَكُونُوا تَأْلَمُونَ فَاِنَّهُمْ يَأْلَمُونَ كَمَا تَأْلَمُونَۚ وَتَرْجُونَ مِنَ اللّٰهِ مَا لَا يَرْجُونَۜ وَكَانَ اللّٰهُ عَل۪يمًا حَك۪يمًا۟
Türkçe Okunuşu * Velâ tehinû fî-btiġâ-i-lkavm(i)(s) in tekûnû te/lemûne fe-innehum ye/lemûne kemâ te/lemûn(e)(c) vetercûne mina(A)llâhi mâ lâ yercûn(e)(k) vekâna(A)llâhu ‘alîmen hakîmâ(n)
1. Ömer Çelik Meali Düşmanınız olan o kavmi, toparlanmalarına fırsat vermeden takip etmekte gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız, şüphesiz onlar da sizin gibi acı çekiyorlar. Üstelik siz Allah’tan, onların ummadıkları şeyleri umuyorsunuz. Allah, hakkıyla bilen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır.
2. Diyanet Vakfı Meali O (düşman) topluluğu takip etmekte gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız onlar da, sizin çektiğiniz gibi acı çekmektedirler. Üstelik siz Allah'tan, onların ümit etmedikleri şeyleri umuyorsunuz. Allah ilim ve hikmet sahibidir.
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali Düşman milleti kovalamakta gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız, şüphesiz onlar da sizin çektiğiniz gibi acı çekiyorlar; oysa siz Allah'tan onların beklemedikleri şeyleri bekliyorsunuz. Allah Bilendir, Hakim olandır.
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali Düşman topluluğunu izlemekte gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı duyuyorsanız, kuşkusuz onlar da sizin acı duyduğunuz gibi acı duyuyorlar. Üstelik siz Allah’tan onların ümit edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Düşman topluluğunu takip etmede gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı duyuyorsanız, kuşkusuz onlar da sizin acı duyduğunuz gibi acı çekiyorlar. Oysa siz Allah'tan onların ümit edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Kuşkusuz Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali Düşmanınız olan kavmî ta'kıb etmekte za'f göstermeyin, eğer siz elemleniyorsanız şüphe yok ki sizin elemlendiğiniz gibi onlar da elemleniyorlardır, kaldı ki siz Allahdan onların ümid edemiyecekleri şeyler umuyorsunuz Allah da alîm, hakîm bulunuyor
7. Hasan Basri Çantay Meali (Düşmanlarınız olan) kavmi aramakda (ta'kîb etmekde) gevşek davranmayın. Siz acı duyuyorsanız, şübhesiz ki onlar da sizin duyduğunuz o acı gibi acı duyuyorlar. Halbuki siz Allahdan onların ümîd edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Allah gerçek bilicidir, yegâne hüküm ve hikmet saahibidir.
8. Hayrat Neşriyat Meali Hem (düşmanınız olan) kavmi (tekrar savaşmak üzere) aramakta(toparlanmalarına fırsat vermeden takip etmekte) gevşeklik göstermeyin! Eğer siz acı çekiyorsanız, şübhe yok ki onlar da (sizin) acı çektiğiniz gibi acı çekiyorlar. Hâlbuki (siz, bir üstünlük olarak) Allah'dan, (onların) ümîd etmeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Allah ise, Alîm (kendisinden ne istediğinizi hakkıyla bilen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.
9. Ali Fikri Yavuz Meali Düşmanınız olan kavmi (birliği) arayıp takip etmekte gevşeklik göstermeyin. Siz yaralanıp acı duyuyorsanız, muhakkak ki onlar da sizin çektiğiniz acı gibi acı çekiyorlar. Halbuki siz, Allah'dan onların ümit etmedikleri (ahiret ve cennet gibi) şeyleri umuyorsunuz. Allah (yaptıklarını) hakkıyla bilendir, (emir ve yasaklarında) hikmet sahibidir.
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Kavmi aramakta gevşek olmayınız. Eğer siz elem çekmekte olursanız şüphesiz onlar da sizin elem çektiğiniz gibi elem çekerler. Halbuki onların ümit etmediği şeyi siz Allah Teâlâ'dan ümit edersiniz ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir.
11. Ümit Şimşek Meali Düşman birliklerini takip etmekte gevşek davranmayın. Siz acı çekiyorsanız, sizin çektiğiniz gibi onlar da acı çekiyorlar. Üstelik siz, onların ummadığı şeyi Allah'tan umuyorsunuz. Allah ise herşeyi bilir, hükümlerini sonsuz hikmetiyle verir.
12. Yusuf Ali (English) Meali And slacken not in following up the enemy: If ye are suffering hardships, they are suffering similar hardships; but ye have Hope from Allah, while they have none. And Allah is full of knowledge and wisdom.
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
Nisâ Sûresi 104. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/03/taha-suresinin-25-28-ayetleri-ne-anlatiyor-198786-m.jpg
Taha Suresinin 25-28. Ayetleri Ne Anlatıyor?

Taha suresinin 25-28. ayetlerinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 25-28. Ayetleri Arapça: قَالَ رَبِّ اشْرَحْ ل۪ي صَدْر۪يۙ وَيَسِّرْ ل۪ٓي اَمْر۪يۙ وَاح ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/03/kuran-ayetlerinin-yikandigi-sular-198784-m.jpg
Kur’an Ayetlerinin Yıkandığı Sular

Önceleri, mürekkeple yazılan yazılar silinmek istendiğinde, su ile yıkanırdı. KUR’AN AYETLERİNİN YIKANDIĞI SULAR Enes -radıyallâhu anh-, Hulefâ-i Râ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/03/taha-suresinin-7-ayeti-ne-anlatiyor-198766-m.jpg
Taha Suresinin 7. Ayeti Ne Anlatıyor?

Taha Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 7. Ayet Arapça: وَاِنْ تَجْهَرْ بِالْقَوْلِ فَاِنَّهُ يَعْلَمُ السِّرَّ وَاَخْفٰى Taha Sur ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/03/sahabenin-kurana-saygisi-198765-m.jpg
Sahabenin Kur’an’a Saygısı

Sahabe, Kur’ân’a her zaman hürmet gösterir, ona olan saygılarını değişik şekillerde gösterirlerdi. SAHABENİN KUR’AN’A OLAN SAYGISI Hazret-i Ömer ve ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2022/10/anne-babaya-itaat-ile-ilgili-ayetler-189002-m.jpg
Anne Babaya İtaat ile İlgili Ayetler

Kul hakları içinde en mühim olanı ana-baba hakkıdır. Allah ve Resûlü’ne itaatten sonra ana-babaya itaat gelir. Çünkü anne ve babalarımız varlık sebebi ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/03/kadir-gecesi-bin-aydan-hayirlidir-ayeti-198726-m.jpg
“Kadir Gecesi, Bin Aydan Hayırlıdır” Ayeti

Kadir gecesinin faziletinden bahseden, Kadir sûresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: BİN AYDAN HAYIRLI GECE! Kadir Suresi 3. Ayet Arapça: “لَيْلَةُ ا ...