# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاسْتَغْفِرِ اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ كَانَ غَفُورًا رَح۪يمًاۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Vestaġfiri(A)llâh(e)(c) inna(A)llâhe kâne ġafûran rahîmâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Allah’tan bağışlanma dile! Şüphesiz ki Allah, çok bağışlayıcıdır ve çok merhametlidir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ve Allah'tan mağfiret iste, çünkü Allah, çok yarlığayıcı, ziyadesiyle esirgeyicidir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'tan mağfiret dile. Allah bağışlar ve merhamet eder. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah’tan bağışlama dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah'tan bağışlanmanı dile. Şüphesiz, Allah bağışlayıcıdır, esirgeyicidir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve Allaha istiğfar eyle, çünkü Allah gafur, rahîm bulunuyor |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ve Allahdan mağfiret iste. Çünkü Allah çok yarlığayıcı çok esirgeyicidir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hem Allah'dan mağfiret dile! Şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ve Allah'dan mağfiret dile. Şüphesiz ki Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve Allah Teâlâ'dan mağfiret iste. Şüphe yok ki Allah Teâlâ gafûr, rahîm bulunmaktadır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Allah'tan bağışlanma iste. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But seek the forgiveness of Allah. for Allah is Oftforgiving, Most Merciful. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nisâ Sûresi 106. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...