# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِذًا لَاٰتَيْنَاهُمْ مِنْ لَدُنَّٓا اَجْرًا عَظ۪يمًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-iżen leâteynâhum min ledunnâ ecran ‘azîmâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O zaman yanımızdan kendilerine elbette büyük bir mükâfat verirdik. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O zaman elbette kendilerine nezdimizden büyük mükâfat verirdik. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 67,68. O zaman onlara kendi katımızdan büyük bir ecir verir ve onları doğru yola eriştirirdik. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O zaman kendilerine elbette katımızdan büyük bir mükâfat verirdik. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve o zaman elbette kendilerine katımızdan büyük mükafat verirdik. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Elbette o zaman kendilerine ledünnümüzden pek büyük bir ecir de verirdik |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ve o zaman biz de onlara tarafımızdan pek büyük bir mükâfat verirdik. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O zaman elbette onlara, tarafımızdan (pek) büyük bir mükâfât da verirdik. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Elbette o zaman, kendilerine, tarafımızdan büyük bir mükâfat verirdik. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o zaman elbette onlara tarafımızdan pek büyük bir mükâfaat da verirdik. |
11. | Ümit Şimşek Meali | o zaman biz onlara katımızdan pek büyük bir ödül verirdik. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And We should then have given them from our presence a great reward; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nisâ Sûresi 67. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...
Kısa sureler Kuran'daki sırasına göre hazırlanmıştır. Fatiha suresinden başlayarak Nas suresine kadar devam eden kısa surelerin Arapça, Türkçe okunuşl ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللّٰهِ عِبَادٌ اَمْثَالُكُمْ فَادْعُوهُمْ فَلْيَسْتَج۪يبُوا لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ صَا ...