# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لَا يُسْمِنُ وَلَا يُغْن۪ي مِنْ جُوعٍۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Lâ yusminu velâ yuġnî min cû’(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O da ne besleyecek, ne de açlığı giderecek! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 2, 3, 4, 5, 6, 7. O gün bir takım yüzler zelildir, durmadan çalışır, (fakat boşuna) yorulur, kızgın ateşe girer. Onlara kaynar su pınarından içirilir. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur, o ise ne besler ne de açlığı giderir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 6,7. Semirtmeyen, açlığı gidermeyen kötü kokulu (kuru) bir dikenden başka yiyecekleri yoktur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O, ne besler ne de açlıktan kurtarır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O da ne besler, ne de açlığı giderir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ne besler ne açlıktan kurtarır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ki o, ne semirtir (doyurur), ne de açlığı giderir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (O) ne besler, ne de açlıktan yana fayda verir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O, ne besler, ne açlıktan kurtarır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Pek hararetli kaynaktan suvarılacaktır. Onlar için dikenli bir ağaçtan başka bir yiyecek yoktur. Ne semîzletir, ne de açlıktan kurtarır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O da ne besler, ne açlığı giderir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Which will neither nourish nor satisfy hunger. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Gâşiye Sûresi 7. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ يَا قَوْمِ اَرَاَيْتُمْ اِنْ كُنْتُ عَلٰى بَيِّنَةٍ مِنْ رَبّ۪ي وَرَزَقَن۪ي مِنْهُ رِزْقًا حَسَنًاۜ وَمَٓا اُر۪يدُ ا ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَلَمَّا ذَهَبَ عَنْ اِبْرٰه۪يمَ الرَّوْعُ وَجَٓاءَتْهُ الْبُشْرٰى يُجَادِلُنَا ف۪ي قَوْمِ لُوطٍۜ İbrahim cidden ağır ba ...
Her vesileyle kullarını hayra teşvik eden Rabbimiz, kullarına iyiliği öğretmek üzere şöyle buyuruyor: KUR’AN’IN ÖZETİ SAYILAN AYET-İ KERİME “İyilik, ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَخَذَ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا الصَّيْحَةُ فَاَصْبَحُوا ف۪ي دِيَارِهِمْ جَاثِم۪ينَۙ كَاَنْ لَمْ يَغْنَوْا ف۪يهَاۜ اَلَٓا اِنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنّ۪ي تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ رَبّ۪ي وَرَبِّكُمْۜ مَا مِنْ دَٓابَّةٍ اِلَّا هُوَ اٰخِذٌ بِنَاصِيَتِهَاۜ اِنَّ رَبّ۪ي عَ ...
Rahmân sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 78 âyettir. İsmini 1. âyette geçen Allah Teâlâ’nın اَلرَّحْمٰنُ (Rahmân) ism-i şerîfinden alır. Bu isim, sûren ...