# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | عَامِلَةٌ نَاصِبَةٌۙ | |
Türkçe Okunuşu * | ‘Âmiletun nâsibe(tun) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sadece dünya için çalışmış; o gün eli boş kalmış olmaktan ötürü yorgun ve bitkin düşmüştür. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 2, 3, 4, 5, 6, 7. O gün bir takım yüzler zelildir, durmadan çalışır, (fakat boşuna) yorulur, kızgın ateşe girer. Onlara kaynar su pınarından içirilir. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur, o ise ne besler ne de açlığı giderir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Zor işler altında bitkin düşmüştür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Çalışmış, (boşa) yorulmuşlardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Çalışmış, yorulmuştur. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Çalışmış fakat boşuna yorulmuştur |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Yorucu işler yapandır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Meşakkat içinde) çalışmış, yorgun! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Çalışmış, fakat boşuna yorulmuştur. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Çalışmış, yorgun kalmıştır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yorulmuştur, bitkindir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Labouring (hard), weary,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Gâşiye Sûresi 3. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...