# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّا كُنَّا مِنْ قَبْلُ نَدْعُوهُۜ اِنَّهُ هُوَ الْبَرُّ الرَّح۪يمُ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnâ kunnâ min kablu ned’ûh(u)(s) innehu huve-lberru-rrahîm(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Çünkü biz daha önce yalnız O’na kulluk eder, yalnız O’na yalvarırdık. Gerçekten O, evet O, lutf u ihsânı bol olandır, sonsuz merhamet sahibidir.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur.» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 26,27,28. "Doğrusu bundan önce ailemizin yanında bile korku içindeydik; Allah lütfedip bizi kavurucu azabdan korudu; doğrusu bundan önce de O'na yalvarıyorduk; şüphesiz O, iyilik yapandır, acıyandır" derler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Gerçekten biz bundan önce O’na yalvarıyorduk. Şüphesiz O, iyilik edendir, çok merhametlidir.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Evet biz bundan evvel ona duâ ediyor korumasını istiyorduk, hakikat o öyle keremkâr öyle rahîm |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Gerçek biz bundan evvel (müvahhid olarak) Ona ibâdet ediyorduk. Şübhesiz ki O, (evet) O, (va'dinde saadık) ihsanı bol, çok esirgeyicidir». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Gerçekten biz, bundan önce O'na duâ ediyorduk. Şübhesiz ki Berr (çok lütufta bulunan), Rahîm (çok merhamet eden) ancak O'dur.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Biz, bundan önce O'na ibadet ediyorduk ve bizi korumasını istiyorduk. Gerçekten O, kerem sahibidir, Rahîm'dir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, biz evvelce O'na dua eder olmuştuk. Muhakkak ki o, vaadinde sâdıkdır, çok esirgeyicidir.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Bundan önce biz Ona dua ederdik. Gerçekten O pek lütufkâr ve esirgeyicidir.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Truly, we did call unto Him from of old: truly it is He, the Beneficent, the Merciful!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tûr Sûresi 28. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
“Siz bu iftira etme işinin önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki o, Allah katında çok büyük bir suçtur.” (Nûr sûresi (24), 15) İslâm tarihini ...
Peygamberimizin (s.a.v.) ismi Kur’an-ı Kerim’de beş defa geçmektedir. Peygamberimiz (s.a.v.) Kur’an’da dört defa “Muhammed”, bir defa da “Ahmed” olara ...
Sözlükte “korku namazı” anlamına gelen salâtü'l-havf tabiri fıkıhta düşman, eşkıya, hayvan saldırısı yahut yangın, sel tehlikesi gibi tehditler karşıs ...
Ayet-i kerimede buyrulur: ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ Sonra gizli açık her ...
Hatim, “Kur’ân-ı Kerîm’i başından sonuna kadar ezberden veya yüzünden okuma” demektir. Ebû Ümâme radıyallahu anh, ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: لٰكِنِ الرَّسُولُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مَعَهُ جَاهَدُوا بِاَمْوَالِهِمْ وَاَنْفُسِهِمْۜ وَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْخَيْرَاتُۘ ...