# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلَمْ يَكُ نُطْفَةً مِنْ مَنِيٍّ يُمْنٰىۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Elem yeku nutfeten min meneyyin yumnâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yoksa o, başlangıçta akıtılan menîden bir damlacık nutfe değil miydi? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O, (döl yatağına) akıtılan meninin içinden bir nutfe (sperm) değil miydi? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | O, katılan bir meni damlası değil miydi? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O dökülen meniden ibaret az bir su değil miydi? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O, dökülen erlik suyundan bir damla (sperm) değil miydi? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Değilmiydi bir nutfe dökülen menîden? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O, (döl yatağına) dökülen meniden bir damla su değil miydi? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (O,) akıtılan bir menîden bir nutfe (hakir bir damla sudan süzülmüş hulâsa) değil miydi? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Dökülen meniden bir nutfe değil mi idi? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O dökülen meniden bir damla su değil mi idi? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yoksa o atılmış meniden olan bir nutfe değil miydi? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Was he not a drop of sperm emitted (in lowly form)? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kıyamet Sûresi 37. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ Ancak Allah’ı ...
Zengin kelimesi sözlükte, “Parası, malı çok olan; varlıklı, yokluksuz, variyetli” demektir. Fıkıhta ise zenginlik, “aslî ihtiyaçlardan fazla mala sah ...