# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لَا تُحَرِّكْ بِه۪ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِه۪ۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Lâ tuharrik bihi lisâneke lita’cele bih(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Rasûlüm! Sana vahyedilen âyetleri hemen ezberleyip bellemek için dilini kıpırdatma. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Resûlüm!) onu (vahyi) çarçabuk almak için dilini kımıldatma. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Cebrail sana Kuran okurken, unutmamak için acele edip onunla beraber söyleme, yalnız dinle. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Ey Muhammed!) Onu (vahyi) çarçabuk almak için dilini kımıldatma. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onu hemen okumak için dilini depretme. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Depretme ona dilini iyvedinden onu |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onu acele (kavrayıb ezber) etmen için (Cebrâîl vahyi iyice bitirmeden) dilini onunla depretme. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Habîbim, yâ Muhammed! Cebrâîl sana vahyi bitirmeden) onu (Kur'ân'ı) acele(ezber) etmek için, dilini onunla kımıldatma! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Rasûlüm, vahy daha tamamlanmadan) ona acele ederek, (kelimeleri kaçırmıyayım diye) dilini onunla depretme; |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onu (Kur'an'ı) acele ahzedesin diye onunla dilini kımıldatma. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onu acele ile okumak için dilini kıpırdatma. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Move not thy tongue concerning the (Qur´an) to make haste therewith. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kıyamet Sûresi 16. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...