# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | مَنَّاعٍ لِلْخَيْرِ مُعْتَدٍ مُر۪يبٍۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Mennâ’in lilḣayri mu’tedin murîb(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “İyiliğe engel olan, hak hukuk tanımayan, ilâhî gerçeklerden şüphe eden ve kalplere şüphe tohumları eken her zâlimi!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 23, 24, 25, 26. Yanındaki arkadaşı: «İşte yanımdaki hazır, der. (İki meleğe şu emir verilir:) Haydi ikiniz her inatçı kâfiri, hayra bütün gücüyle engel olanı, azgın şüpheciyi cehenneme atın; Allah ile beraber başka ilâh edineni, şiddetli azaba birlikte atın! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 24,25,26. Allah: "Ey sürücü ve şahit! Her inatçı inkarcıyı, iyiliklere boyuna engel olan, mütecaviz, şüpheye düşüren, Allah'ın yanında başka tanrı benimseyen kişiyi cehenneme atın, onu çetin bir azaba sokun" buyurur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 24,25. (Allah, şöyle der:) “Atın cehenneme, (hakka karşı) inatçı, hayrı hep engelleyen, haddi aşan şüpheci her kâfiri!” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İyiliklere (sürekli) engel olan, saldırgan, şüpheciyi. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | hayra engel, haşarı işkilci kâfiri |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 24,25. (Ey iki melek, hakka karşı) alabildiğine inâdeden, hayra bütün hızıyle engel olan, zaalim, şübheci her nankörü atın cehenneme! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Hayra mâni' olanı, zâlimi, şübheciyi!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Hayra engel olanı, şüpheci zalimi... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Hayrı men etmeye çalışanı, mütecâviz olanı, şekk içinde bulunanı.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Hayra engel olanı, haddini aşanı, şüphelere dalanı! |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Who forbade what was good, transgressed all bounds, cast doubts and suspicions; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kaf Sûresi 25. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...
Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...
Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...
"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...
Nûr sûresinin 23. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 23. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلَاتِ الْمُ ...
Nûr sûresinin 19. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 19. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحِبُّونَ اَنْ تَش۪يعَ الْفَاحِشَةُ فِي الّ ...