# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّ اللّٰهَ لَعَنَ الْكَافِر۪ينَ وَاَعَدَّ لَهُمْ سَع۪يرًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | İnna(A)llâhe le’ane-lkâfirîne ve e’adde lehum se’îrâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Şüphesiz Allah kâfirleri ebediyen rahmetinden uzaklaştırmış ve onlara çok kızgın bir ateş hazırlamıştır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şu muhakkak ki, Allah kâfirleri rahmetinden kovmuş ve onlara çılgın bir ateş hazırlamıştır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 64,65. Allah şüphesiz, inkarcılara lanet etmiş ve onlara içinde sonsuz olarak temelli kalacakları çılgın alevli cehennemi hazırlamıştır. Onlar bir dost ve yardımcı bulamazlar. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz Allah, kâfirlere lânet etmiş ve onlara alevli bir ateş hazırlamıştır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şu muhakkak ki, Allah kâfirleri lânetlemiş ve onlara çılgın bir ateş hazırlamıştır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şu muhakkak ki Allah kâfirleri lâ'netlemiş ve onlara bir çılgın ateş hazırlamıştır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şu muhakkak ki Allah kâfirleri rahmetinden koğmuş, onlara çılgın bir ateş hazırlamışdır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki Allah kâfirlere lâ'net etmiş ve onlar için alevli bir ateş hazırlamıştır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Doğrusu Allah, kâfirleri rahmetinden koğmuş ve onlara şiddetli bir ateş hazırlamıştır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, Allah kâfirlere lânet etmiştir ve onlar için bir şiddetli ateş hazırlamıştır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kâfirleri Allah lânetlemiş ve onlar için alevli bir ateş hazırlamıştır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Verily Allah has cursed the Unbelievers and prepared for them a Blazing Fire,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ahzâb Sûresi 64. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...