# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | تَحِيَّتُهُمْ يَوْمَ يَلْقَوْنَهُ سَلَامٌۚ وَاَعَدَّ لَهُمْ اَجْرًا كَر۪يمًا | |
Türkçe Okunuşu * | Tahiyyetuhum yevme yelkavnehu selâm(un)(c) vea’adde lehum ecran kerîmâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlar, Allah’a kavuşacakları gün, her türlü sıkıntı ve azaptan ebedî selâmet müjdesi ve iltifatıyla karşılanırlar. Allah onlar için çok güzel, bol ve ebedî bir mükâfat hazırlamıştır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Kendisine kavuştukları gün, Allah'ın onlara iltifatı, «selâm» dır. Allah onlara çok değerli mükâfat hazırlamıştır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | O'na kavuştukları gün müminlere yapılacak dirlik temennileri "Selam" demek olacaktır. Onlara cömertçe verilecek ecir hazırlamıştır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah’a kavuşacakları gün mü’minlere yönelik esenlik dileği “Selâm”dır. Allah, onlara bol bir mükâfat hazırlamıştır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O'na kavuşacakları gün müminlere esenlik dileği selâmdır. (Allah) onlar için cömertçe bir mükafat hazırlamıştır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ona kavuşacakları gün tahiyyeleri selâmdır ve onlar için kerîm bir ecir hazırlamıştır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Kendisine kavuşacakları gün onlara edeceği sağlık dileği selâmdır. (Allah) onlar için çok şerefli mükâfat hazırlamışdır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O'na kavuşacakları gün (Allah'ın) onlara tahiyyesi (iltifâtı) “selâm”dır. Ve onlar için (çok) güzel bir mükâfât (Cennet) hazırlamıştır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Allah'a kavuşacakları gün, müminlere sağlık dileği, (her türlü kederden) selâmettir. Allah onlara (cennetde) güzel bir mükâfat hazırlamıştır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ona kavuşacakları gün duaları selâmdır ve onlar için pek şerefli bir mükâfaat hazırlamıştır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ona kavuştukları gün, karşılanmaları bir esenlik müjdesidir. Allah onlar için bir de ardı arkası kesilmeyecek bir ödül hazırlamıştır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Their salutation on the Day they meet Him will be "Peace!"; and He has prepared for them a generous Reward. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ahzâb Sûresi 44. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...