# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمَٓا اٰتَيْنَاهُمْ مِنْ كُتُبٍ يَدْرُسُونَهَا وَمَٓا اَرْسَلْنَٓا اِلَيْهِمْ قَبْلَكَ مِنْ نَذ۪يرٍۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemâ âteynâhum min kutubin yedrusûnehâ(s) vemâ erselnâ ileyhim kableke min neżîr(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Halbuki onlara Kur’an’dan önce ders alacakları herhangi bir kitap vermediğimiz gibi, senden önce kendilerine bir uyarıcı da göndermemiştik. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Halbuki biz onlara okuyacakları kitaplar vermediğimiz gibi senden önce onlara bir uyarıcı (peygamber) de göndermemiştik. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Oysa Biz, onlara okuyacakları bir kitap vermemiş ve senden önce de onlara bir uyarıcı göndermemiştik. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Oysa biz onlara okuyup inceleyecekleri kitaplar vermedik. Onlara senden önce hiçbir uyarıcı da göndermedik. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Halbuki biz onlara öyle ders alacakları kitaplar göndermedik. Kendilerine senden önce bir uyarıcı da göndermedik. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Halbuki biz onlara öyle ders alacakları kitablar vermedik ve kendilerine senden evvel bir nezîr de göndermedik |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Halbuki biz onlara öyle ders alacakları kitablar vermediğimiz gibi onlara senden evvel azâb ile korkutucu bir (peygamber) de göndermedik. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hâlbuki onlara ders alacakları kitablardan vermemiştik ve senden önce kendilerine hiçbir korkutucu göndermemiştik. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Halbuki biz, onlara, (Allah'a ortak koşmanın doğruluğuna delil olacak) öyle ders alacakları kitaplar vermedik ve kendilerine senden evvel azap ile korkutucu bir peygamber de göndermedik. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Halbuki, onlara ders alacakları kitaplardan vermemiştik ve onlara senden evvel (azap ile) bir korkutucu göndermemiştik. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Oysa Biz onlara ne daha önce ders alacakları bir kitap vermiş, ne de senden önce bir uyarıcı göndermiştik. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But We had not given them Books which they could study, nor sent messengers to them before thee as Warners. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sebe' Sûresi 44. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 75. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 75. Ayeti Arapça: قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكَ اِنَّكَ لَنْ تَسْتَط۪يعَ مَعِيَ صَبْرًا Kehf S ...
Kehf Suresinin 66-67. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 66-67. Ayetleri Arapça: قَالَ لَهُ مُوسٰى هَلْ اَتَّبِعُكَ عَلٰٓى اَنْ تُعَلِّمَنِ مِ ...
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...
Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...