# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَقَالُوا نَحْنُ اَكْثَرُ اَمْوَالًا وَاَوْلَادًاۙ وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّب۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve kâlû nahnu ekśeru emvâlen ve evlâden vemâ nahnu bimu’ażżebîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Üstelik: “Bizim malımız da, evladımız da sizinkinden daha fazla. Biz öyle azap filân da görecek değiliz” demişlerdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ve dediler ki: Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Ve dediler ki: "Malları ve çocukları en çok olan bizleriz, azaba uğratılacak da değiliz" |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Yine, “Bizim mallarımız ve çocuklarımız daha çoktur. Bize azap edilmeyecektir” demişlerdi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve yine dediler ki: "Biz malca da daha çoğuz, evlatça da, bize azab edilmez." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve dediler ki «biz emvalce de daha çoğuz evlâdca da, ve biz ta'zib olunmayız» |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ve: «Biz, dediler, mallarca da, evlâdca da daha çoğuz. Biz azâb edileceklerden değiliz». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Bir de: “Biz mallar ve çocuklar cihetiyle (mü'minlerden) daha fazlayız ve biz azâba uğratılacak kimseler değiliz” dediler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bir de (o refah düşkünleri) dediler ki: “- (Ey Peygamberler), biz mallar ve çocuklar bakımından (sizden) daha fazlayız. (Allah dünyada bize bu kadar mal ihsan ettikten sonra artık ahirette) biz azaba uğratılmayız.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve dediler ki: «Biz emvâlce ve evlatca daha çoğuz ve biz azap görecek kimseler değiliz.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ve dediler ki: “Bizim malımız da, evlâdımız da sizden çok; biz azaba uğratılmayız.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They said: "We have more in wealth and in sons, and we cannot be punished." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sebe' Sûresi 35. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Allah, inkâr edenlere Nûh’un karısı ile Lût’un karısını örnek verir. Her ikisi de, kullarımızdan iki sâlih kişinin nikâhları altında idiler, fakat o ...
Furkân sûresi 15-16. âyetlerinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 15-16. Ayetlerinin Arapçası: قُلْ اَذٰلِكَ خَيْرٌ اَمْ جَنَّةُ الْخُلْدِ ا ...
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...