# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمِنْ اٰيَاتِه۪ٓ اَنْ خَلَقَكُمْ مِنْ تُرَابٍ ثُمَّ اِذَٓا اَنْتُمْ بَشَرٌ تَنْتَشِرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemin âyâtihi en ḣalekakum min turâbin śümme iżâ entum beşerun tenteşirûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O’nun varlığının delillerinden biri, sizi topraktan yaratmasıdır. Sonra siz dünyanın her tarafına yayılan insan nesli hâline geliverdiniz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Sizi topraktan yaratması, O'nun (varlığının) delillerindendir. Sonra siz, (her tarafa) yayılan insanlar oluverdiniz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Sizi topraktan yaratması O'nun varlığının belgelerindendir. Sonra hemen birer insan olup yeryüzüne yayılırsınız. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sizi topraktan yaratması, O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Sonra bir de gördünüz ki siz beşer olmuş (çoğalıp) yayılıyorsunuz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O'nun âyetlerinden (kudretinin delillerinden)dir ki, sizi bir topraktan yarattı. Sonra da siz şimdi yeryüzünde dağılıp yayılan insanlar oluverdiniz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve onun âyetlerindendir ki sizi bir topraktan yarattı, sonra da siz şimdi bir beşersiniz intişar edip duruyorsunuz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sizi bir toprakdan yaratmış olması Onun âyetlerindendir. Sonra siz (her tarafa) yayılır bir beşer oldunuz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O'nun (kudretinin) delillerinden biri de, sizi (atanız Âdem'i) bir topraktan yaratmış olmasıdır; sonra siz, (yeryüzünde çoğalıp) yayılan insanlar oluverdiniz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Allah'ın kudretine delâlet eden alâmetlerindendir ki, sizin aslınız olan Âdem'i bir topraktan yarattı. Sonra da siz bir insan olunca, çoğalıp yayılıyorsunuz. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve O'nun âyetlerindendir ki, sizi topraktan yaratmıştır, sonra siz şimdi insansınız. (Yeryüzüne) yayılmaktasınız. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sizi topraktan yaratması da Onun âyetlerindendir. Sonra siz birer beşer olarak yeryüzüne yayılırsınız. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Among His Signs in this, that He created you from dust; and then,- behold, ye are men scattered (far and wide)! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Rûm Sûresi 20. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...
İsra suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 107. Ayet Arapça: قُلْ اٰمِنُوا بِه۪ٓ اَوْ لَا تُؤْمِنُواۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْعِل ...