# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لِيَجْعَلَ مَا يُلْقِي الشَّيْطَانُ فِتْنَةً لِلَّذ۪ينَ ف۪ي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ وَالْقَاسِيَةِ قُلُوبُهُمْۜ وَاِنَّ الظَّالِم۪ينَ لَف۪ي شِقَاقٍ بَع۪يدٍۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Liyec’ale mâ yulkî-şşeytânu fitneten lilleżîne fî kulûbihim meradun velkâsiyeti kulûbuhum(k) ve-inne-zzâlimîne lefî şikâkin be’îd(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Allah’ın böyle bir şeye fırsat vermesi, şeytanın attığı o vesveseyi kalplerinde bir hastalık bulunanlar ve kalpleri iyice katılaşmış kimseler hakkında bir imtihan vesilesi yapmak içindir. Doğrusu zâlimler, gerçeğe karşı pek derin bir muhâlefet ve düşmanlık içindedirler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Allah, şeytanın böyle yapmasına müsaade eder ki) kalplerinde hastalık olanlar ve kalpleri katılaşanlar için, şeytanın kattığı şeyi bir deneme (vesilesi) yapsın. Zalimler, gerçekten (haktan) oldukça uzak bir ayrılık içindedirler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | /.Allah şeytanın karıştırdığını, kalblerinde hastalık bulunan ve kalbleri kaskatı olan kimseleri sınamayı vesile kılar. Zalimler şüphesiz derin bir ayrılık içindedirler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah, şeytanın verdiği bu vesveseyi, kalplerinde hastalık bulunanlar ile kalpleri katı olanlara bir imtihan vesilesi kılmak için böyle yapar. Hiç şüphesiz ki o zalimler, derin bir ayrılık içindedirler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah, şeytanın karıştırdığını, kalblerinde hastalık bulunan ve kalpleri kaskatı olan kimseleri sınamaya vesile kılar. Zalimler şüphesiz (haktan uzak) derin bir ayrılık içindedirler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şunun için ki Şeytanın ilka edeceğini kalbleri katı olanlar ve kalblerinde bir maraz bulunanlar için bir fitne kılacaktır ve çünkü o zalimler uzak bir şikak içindedirler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Allahın buna müsâade buyurması) şeytanın (meydana) atacağı (fitneyi) kalblerinde bir maraz bulunanlara, yürekleri katı olanlara bir imtihan (vesilesi) yapmak içindir. Hiç şüphe yok ki o zaalimler (hakdan) uzak bir ayrılık (ve muhaalefet) içindedirler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Şeytan'a ise böyle müsâade eder ki,) şeytanın atmakta olduğu şeyi, kalblerinde bir hastalık bulunanlara (münâfıklara) ve kalbleri katılaşmış olanlara (müşriklere) bir imtihan kılsın! Şübhesiz ki zâlimler, elbette (haktan) uzak bir ayrılık içindedir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Allah'ın şeytana imkân verib de sonra fitnesini gidermesi) şeytanın ilka eylediğini, kalblerinde bir maraz (nifak) olanlarla kalbleri katı bulunanlara bir mihnet ve azab vesilesi yapmak içindir. Gerçekten o münafıklarla müşrikler, hakdan çok uzak bir ayrılık içindedirler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | (Şeytanın bu vesvesesine müsaade verilmesi ise) Şeytanın atıverdiği şeyin kalplerinde maraz olan kimselere ve yürekleri katı olanlara bir imtihan kılınması içindir. Ve şüphe yok ki, zalimler bir uzak ayrılık içindedirler. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Böyle birşeye Allah'ın fırsat vermesi, şeytanın attığı bu vesveseyi, kalplerinde hastalık bulunanlar ile kalpleri iyice katılaşmış kimselere bir sınama vesilesi yapmak içindir. Hiç kuşkusuz, o zalimler haktan pek uzak bir ayrılık içindedir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | That He may make the suggestions thrown in by Satan, but a trial for those in whose hearts is a disease and who are hardened of heart: verily the wrong-doers are in a schism far (from the Truth): |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hac Sûresi 53. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...