# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لَهُمْ مَا يَشَٓاؤُ۫نَ عِنْدَ رَبِّهِمْۜ ذٰلِكَ جَزٰٓؤُا الْمُحْسِن۪ينَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Lehum mâ yeşâûne ‘inde rabbihim(c) żâlike cezâu-lmuhsinîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Rableri katında onlar için istedikleri her şey vardır. İyilik eden ve yaptığı işi güzel yapanların mükâfatı işte budur. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar için Rableri yanında diledikleri her şey vardır. İşte bu, iyilik edenlerin mükâfatıdır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlara, Rablerinin katında diledikleri şeyler vardır, bu, iyilerin mükafatıdır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar için Rableri katında diledikleri her şey vardır. İşte bu, iyilik yapanların mükâfatıdır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlara, Rablerinin yanında ne dilerlerse vardır. İşte bu, iyilik yapanların mükafatıdır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onlara rablarının ındinde ne dilerlerse var, o işte muhsinlerin cezası |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Rableri nezdinde dileyecekleri şeyler onlarındır. İşte bu, iyi hareket edenlerin mükâfatıdır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Onlar için Rableri katında istedikleri herşey vardır. İşte iyilik edenlerin mükâfâtı budur. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlara, Rableri katında, ne dilerlerse var. İşte bu, güzel ve iyi iş görenlerin mükâfatıdır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlar için Rablerinin indinde diledikleri vardır. Bu ise muhsin olanların mükâfaatıdır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar için Rablerinin katında diledikleri herşey vardır. İyilik yapan ve iyi kulluk edenlerin ödülü işte budur. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They shall have all that they wish for, in the presence of their Lord: such is the reward of those who do good: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zümer Sûresi 34. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...
Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...
Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...
"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...
Nûr sûresinin 23. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 23. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلَاتِ الْمُ ...