# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّكَ مَيِّتٌ وَاِنَّهُمْ مَيِّتُونَۘ | |
Türkçe Okunuşu * | İnneke meyyitun ve-innehum meyyitûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Rasûlüm! Gerçek şu ki sen de öleceksin, onlar da ölecekler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da ölecekler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Ey Muhammed!) Şüphesiz sen öleceksin ve şüphesiz onlar da öleceklerdir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sen elbette öleceksin, onlar da elbette öleceklerdir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Elbet sen öleceksin ve elbet onlar da ölecekler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Muhakkak sen de öleceksin (Habîbim), onlar da elbet ölecekler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Habîbim, yâ Muhammed!) Şübhesiz sen de ölecek olan bir kimsesin, onlar da ölecek olan kimselerdir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Rasûlüm), elbette sen öleceksin ve elbette o kâfirler de ölecekler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki sen öleceksin ve muhakkak ki, onlar da öleceklerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sen de ölüsün, onlar da ölüdürler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Truly thou wilt die (one day), and truly they (too) will die (one day). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zümer Sûresi 30. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...