# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | كَلَّا بَلْ۔ رَانَ عَلٰى قُلُوبِهِمْ مَا كَانُوا يَكْسِبُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Kellâ(s) bel(se) râne ‘alâ kulûbihim mâ kânû yeksibûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Hayır, gerçek hiç de öyle değil! Aslında onların işledikleri günahlar, kalplerini bütün bütün paslandırmıştır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Hayır! Bilakis onların işlemekte oldukları (kötülükler) kalplerini kirletmiştir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Hayır, hayır; onların kazandıkları kalblerini paslandırıp körletmiştir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Hayır, hayır! Doğrusu onların kazanmakta oldukları kalplerini paslandırmıştır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hayır hayır, öyle değil. Aksine onların kazandığı günahlar kalplerinin üzerine pas olmuştur. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hayır hayır: fakat onların kazancları kalblerinin üzerine pas bağlamıştır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Hayır (hakıykat öyle değil), bil'akis, onların kazanmakda oldukları (irtikâb edegeldikleri mâ'siyetler) kalblerini yenmiş (paslandırmış) dır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hayır! Bil'akis kazanmakta oldukları şeyler (günahlar), kalblerinin üzerine pas bağlamıştır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Hayır, (onların zannetikleri gibi değil). Doğrusu onların kazandıkları günahlar, kalblerini kaplamıştır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Asla öyle değil. Fakat onların kazanmış oldukları şey, kalpleri üzerini kaplamıştır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Hâşâ! Aslında kazandıkları günahlar onların kalplerini paslandırmıştır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | By no means! but on their hearts is the stain of the (ill) which they do! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mutaffifin Sûresi 14. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 19. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 19. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحِبُّونَ اَنْ تَش۪يعَ الْفَاحِشَةُ فِي الّ ...
Nûr suresinin 10. ayetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurur: Nûr Suresi 10. Ayet Arapça: وَلَوْلَا فَضْلُ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَتُهُ وَاَنَّ اللّٰهَ ...
KARŞILAŞTIĞI KİMSEYE GÜZEL SÖZ SÖYLEYİP GÜLER YÜZ GÖSTERMEK İLE İLGİLİ AYETLER “Mü’minlere kol kanat ger.” (Hicr sûresi (15), 88) Bu âyet-i ke ...
Talâk sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. İsmini, birinci âyette bahsedilen talâk (boşama) hükmünden alır. Mushaf tertîbine göre 65, iniş sır ...
Müminûn suresinin 115. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 115. Ayet Arapça: اَفَحَسِبْتُمْ اَنَّمَا خَلَقْنَاكُمْ عَبَثًا وَاَنَّكُمْ اِلَيْنَ ...
Kur’ân-ı Kerîm, beşeriyet için Rahmânî sadâları işitmek, ilâhî nefhayı rûhunda hissetmek ve daha bu dünyada iken Allah ile mükâleme etmenin en feyizli ...