# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِذَا مَرُّوا بِهِمْ يَتَغَامَزُونَۘ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-iżâ merrû bihim yeteġâmezûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yanlarından geçerken kaş göz hareketleriyle onları küçümsüyorlardı. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlarla karşılaştıklarında kaş göz hareketiyle alay ederlerdi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yanlarından geçtikleri zaman da birbirlerine göz kırparlardı. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Mü’minler yanlarından geçtiğinde, birbirlerine kaş göz ederek onlarla alay ediyorlardı. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlara uğradıkları vakit birbirlerine göz kırpıyorlardı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve onlara uğradıkları zaman birbirlerine göz kırpıyorlardı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Mü'minler) yanlarından geçerlerken birbirlerine kaş göz işaretleri yaparlardı. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve onların yanlarından geçtiklerinde, (alay ederek) birbirlerine kaş göz işâreti yaparlardı. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Müminler, o kafirlerin yanlarından geçtiklerinde, birbirlerine işaret yaparak (müminleri) ayıblıyorlardı. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onların yanlarından geçer oldukları zaman, birbirlerine karşı göz işareti yaparlardı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yanlarından geçerken kaş göz oynatırlardı. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And whenever they passed by them, used to wink at each other (in mockery); |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mutaffifin Sûresi 30. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...