# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَيْلٌ لِلْمُطَفِّف۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Veylun lil-mutaffifîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ölçü ve tartıya hîle karıştıranların vay hâline! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3. İnsanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam, onlara vermek için ölçüp tarttıklarında ise noksan yapan hilekârlara yazıklar olsun! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 1,2,3. İnsanlardan, kendileri bir şeyi ölçerek aldıkları zaman tam alan; ama onlara bir şeyi ölçüp tartarak verdiklerinde eksik tutan kimselerin, vay haline! |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay hâline! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Eksik ölçüp tartanların vay haline! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Veyl o mutaffifîne |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ölçekde ve tartıda hîle yapanların vay haaline! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Mutaffifîn'in (ölçü ve tartıda hîle yapanların) vay hâline! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Azab olsun, ölçüde tartıda noksanlık edenlere... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Alışverişlerinde hile yapanların vay hallerine. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yazıklar olsun ölçü ve tartıya hile karıştıranlara. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Woe to those that deal in fraud,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mutaffifin Sûresi 1. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...