# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | يَوْمَ يُكْشَفُ عَنْ سَاقٍ وَيُدْعَوْنَ اِلَى السُّجُودِ فَلَا يَسْتَط۪يعُونَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Yevme yukşefu ‘an sâkin ve yud’avne ilâ-ssucûdi felâ yestatî’ûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Gün gelir, işler son derece güçleşir, paçalar tutuşur. Kâfirler secdeye dâvet edilirler, fakat buna güç yetiremezler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O gün incikten açılır ve secdeye davet edilirler; fakat güç getiremezler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 42,43. O gün işin dehşetinden baldırlar açılır; gözleri dönmüş olarak yüzlerini zillet bürür; secdeye çağırılırlar ama buna güçleri yetmez. Oysa, kendileri sapasağlam oldukları zaman secdeye çağırılmışlardı. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 42,43. Baldırların açılacağı (işlerin zorlaşacağı) ve kâfirlerin secdeye çağrılıp da gözleri düşmüş ve kendilerini zillet kaplamış bir hâlde buna güç yetiremeyecekleri günü (Kıyamet gününü) düşün. Hâlbuki onlar sağlıklarında secde etmeye çağrılıyorlar (ve buna yanaşmıyorlar)dı. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O gün işler zorlaşır ve secdeye davet edilirler. Fakat güç yetiremezler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | O gün ki saktan bir keşf olunur ve secdeye da'vet edilirler o vakıt gücleri yetmez |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Hatırla ki o gün) baldır (lar) ın açılacağı, kendilerinin secdeye da'vet edilecekleri bir gündür. Fakat (buna) güc yetiremeyeceklerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O gün (kıyâmet günü) paçalar sıvanır (iş zorlaşır) ve (onlar) secdeye çağrılırlar; fakat güç yetiremezler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O kıyamet günü ki, iş güçleşip hakikat perdesi açılmağa başlıyacak, secdeye (Hakka boyun eğmeğe) çağrılacaklar; fakat güçleri yetmiyecektir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O gün ki, bacaklar açılır ve secdelere davet olunurlar, artık muktedir olamayacaklardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O gün işler çetinleşir de secdeye çağrılırlar; fakat güçleri yetmez. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | The Day that the shank shall be laid bare, and they shall be summoned to prostrate in adoration, but they shall not be able,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kalem Sûresi 42. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...